Örgütlerin itibarı kapsamında söylem, karar ve eylem tutarlılığı çok önemlidir. Örgütlerden sözleri paralelinde eyleme geçmeleri diğer bir deyişle söz verdikleri şeyleri tutmaları beklenir. Örgütlerin var olma sürecinde söyledikleri ile hayata geçirdikleri arasında tezatlıklar olabilmekte ve oluşan bu paradoksal durum örgütsel uyumsuzluk olarak tanımlanmaktadır. Örgütlerde örgütsel uyumsuzluğun istenmeyen neticelerinin bertaraf edilmesinde kullanılabilecek araçlardan biri etik davranışları yaygınlaştırmaktır. Örgütlerde etik temsilcileri olarak bilinen iç denetim birimlerinden beklenen fonksiyonlardan biri de budur. Örgütün ahlaki aktörlerinden biri olan iç denetçiler, etik rolleri ön plana çıkararak bir kuruluşun söylem, karar ve eylemleri arasındaki çelişkileri azaltabilir. Bu makale, örgütsel uyumsuzluğun önünde bir savunma hattı oluşturabilecek iç denetim birimlerine yönelik bir yorum sunmaktadır. Örgütlerde olumsuz örgütsel davranışlar sergilenmesine neden olabilen örgütsel uyumsuzluk çerçevesinde iç denetim birimlerinin sorumluluklarına dair çalışmaların sınırlı olması nedeniyle bu kapsamda yapılacak çalışmaların alana katkı getireceği değerlendirilmektedir. Bu kapsamda mevcut çalışma, örgütsel uyumsuzluk modelini teorik olarak açıklamayı ve örgütsel uyumsuzluk sürecini önlemede iç denetim birimlerinin rolü ve duruşları hakkında bazı çıkarımlarda bulunmayı amaçlamaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İşletme |
Bölüm | Derleme Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022Cilt: 14 Sayı: 1 |