Merkezi devlet yönetiminin bürokratik yapısının, yerel yönetimlere göre daha tutucu, korumacı olduğu, genel bir doğru olarak ele alındığında; yerel yönetimler sadece halka daha yakın olmaları sebebiyle bile demokrasiye daha yatkın kurumlar olarak değerlendirilir. Kamu yönetimi yazınında yerel yönetimleri güçlü ve özerk ülkelerin demokratikleşmeyi başardığı kabul edilmiştir. Özerklik sadece seçimle iş başına gelen karar organlarına ve ayrı kamu tüzel kişiliğine sahip olmayı değil, aynı zamanda kendi yönetsel ve mali kararlarını kendi kaynakları ile karşılamayı da kapsar. Bu çalışma belediyeler özelinde yerel yönetimlerin personel politikalarında merkezi yönetime olan bağımlılıkları ve insan kaynakları istihdamları üzerinedir.
When it is assumed that burocratic structure of central governments is more conservative and protective as a general truth, local governments are evaluated as more democratic units. In public administration literature, it is accepted that countries having strong and autonomous local governments succeed to be democratic. Autonomy subsumes not only having elected decisionmaking organs and public corporations but also responding to administrative and financial decisions with own resources. This study is focused on municipalities and based on local governments’ dependency to central government on personnel policies and employment.
Other ID | JA44AM79JF |
---|---|
Journal Section | Review Article |
Authors | |
Publication Date | July 31, 2011 |
Published in Issue | Year 2011Volume: 3 Issue: 2 |